Temmuz 2020 | Stil | Türkiye
Bu yaz öğleden sonra ‘Power Lunch’tayız
Nişantaşı Frankie’nin sahibi Kaya Demirer bu yaz mekanını Bodrum’a da taşıdı.
Frankie Beach Club, Bodrum’un yeni oteli Susona LXR Oteli’nin içinde açıldı. Susona LXR, Hilton zincirinin lüks kategorisindeki yeni otel markası. Torba’da, eski Nikki Beach’in olduğu yerde.
Frankie Beach Club’ın Bodrum için en farklı özelliği saat 14.00 sularında başlayacak “Power Lunch” konsepti. Mykonos’taki Scorpios ve St. Tropez’deki Le Club 55’ten ilhamını alan Power Lunch’taki uzun öğle yemeklerine giderek ritmi yükselen müzikler eşlik edecek. Kaya Demirer, Power Lunch’ın detaylarını şöyle anlatıyor.
Yunanlılar, Fransızlar ve İspanyollar uzun öğle yemeklerine alışkın. Nedense bizde bu eğilim pek yoktur. Power Lunch konsepti bunu kırabilir mi?
Evet, amacım bu. Bizde bu eğilim belki de gerçek anlamıyla sunulmadığı için tam olamadı. Bence gizli saklı bekliyor bir yerde. Böyle düşünmemin iki nedeni var: Birincisi; meze-balık-rakı kültürünü, yani büyük masalarda uzun saatler boyunca sohbet etme alışkanlığını seviyoruz. Üstelik bu işi biraz da keyifli bir müzikle yapınca artık eğlenmek için geceyarısını beklemenin zorunluluğu ortadan kalkacak. Orta yaş grubunun 15.00 ile 20.00 saatleri arasında bu tarz uzun masalarda, dostlarla, büyük şişe şaraplar, güzel yemek ve hareketli müzik konseptine sıcak bakacağını hissediyorum.
İkincisi ise yıllardır yurtdışına yaptığım seyahatlerde bu tür yerlerde denk geldiğim Türkler’in tüketim ve keyif alma noktasında en ön sıralarda olması. Üstelik Covid-19 döneminde kendi özel grubunla birlikte mesafeli eğlence ve kaliteli ortamdan daha iyi ne olabilir ki?
İŞLETMELER RAKI İÇİLMESİNE SICAK BAKMAZDI
Özellikle son yıllarda en kaliteli plaj restoranını bile ele geçiren bir pide olayı var. Neden plajlarda öğle yemeği pideye teslimdir?
Bence o kadar değil, bu biraz abartılı bir tespit. Ama evet, Maça Kızı’nda lahmacun yiyerek tüketici, “En lüks, en hip yerde en sevdiğimi yerim, bunda utanılacak ne var” mesajını verdi. İyi de yaptı. Zaten öncesine bakarsak mantı da her zaman açık büfelerde kapışılan ürünler arasındaydı.
Diğer taraftan 2000’li yıllarda (2015’lere kadar sanırım) fine dining tabir edilen rafine atmosferli yerlerde işletmeler rakı içilmesine sıcak bakmaz, birçoğu rakı bulundurmazdı bile. Ama durum değişiyor. Müşteri, istediğim atmosferde bana istediğimi ver diyor. Önemli olan o lahmacunu, pideyi kim yiyor, rakıyı şarap yerine kim yudumluyor ve ortamın estetiğine olumsuz bir görüntü veriyor mu vermiyor mu?
Ben şahane bir kadının plajda bikinisiyle ısıra ısıra lahmacunu hüpletmesinden hiç rahatsız olmuyorum. Ya da Frankie’ye gelen dört kadın arkadaş grubunun içimi hafif bir şişe rakı açtırması bir yerde ekstra hoşuma gidiyor. Yerli ve milli:)
MENÜDE ‘POKE BOWL’LAR DA OLACAK
Power Lunch’ın bir diğer unsuru da masada otururken ufak ufak eğlenceye başlamak. Nammos, Scorpios ve Le club 55 ve çoğu ünlü plaj restoranı bunun üzerine kurulu. Ama nasıl bir müzik olacak, detay var mı?
Tarz olarak bir şey söylemek zor. Çünkü 25 yıldır bu işin içindeyim ve müziği tarz üzerine kurgulamanın yanlış olduğuna inandım. Belki çok ufak kuralları olabilir. Ama ben dj’lerime güveniyorum. Saat 14.00 gibi ufak ufak, “Bugün burada güzel ve hareketli saatler geçireceksiniz” mesajını veren kıpırdanma olacak müzikte. Saat 16:00’da bir tık daha hareket ve ritim olacak. 18:00 sularında ise happy hour saati başlayacak ama bu eskiden bildiğimiz ayakta, stand başında durmak gibi değil. Masada yemek üzeri devam eden, arada havuza ya da denize atlanıp geri dönülen bir tarz…
Power Lunch’ın menü stili paella’lar, büyük balıklar, büyük etler üzerine kurulu. Her şey paylaşımlık mı? Bir de fazla ağır değil mi bu menü?
Bu ağırların yanı sıra yerel, ama gerçekten yerel ürünlerle küçük paylaşımlık tabaklarımız ve soğuk servis edilen oldukça az işlenmiş sebzelerimiz de olacak. Yanı sıra deniz ürünleri de. Salataların envai çeşidi, her boyda olacak. Ayrıca ‘poke bowl’lar. Son dönemin gözdeleri.
Bir yandan da müşteri kitlemiz içinde artık iki öğüne odaklananlar var. Dolayısıyla 15.00 ile 20.00 arası bu çeşit bir menüden en ağırları da seçseler, saat aralığı olarak en hafif, ayrıca öğün birleştirici saatler.
MAKUL LÜKS FİYATLAR
Peki menü fiyatı ne kadar? Çok pahalı mı?
Frankie Beach Club’ın açılacağı Susona LXR, dünyada dördüncüsü açılacak LXR. LXR konsepti Hilton’un üzerine titrediği bir lüks kategorisi. Beraberinde önemli ve maliyetli standartları var. Dolayısıyla tüm bu anlattıklarımın bir bedeli olacak. Ama bu yaz Covid yaz sezonu. Her açıdan ulaşılabilir olmak, kasıntı mekan ve itici fiyat politikası gütmek doğru değil. Lüks bir deneyimi olabildiğince “makul lüks” fiyatlarla sunmak ana strateji diyebilirim.
STİL | Kategorinin diğer yazıları
Bir Edition üçlüsü: Sanat, parti ve iyi yemek
Bodrum’a sürpriz: Dioriviera pop-up
İçinden Aman stili geçen bir rüya
Janus mu alırdınız Glassafe mi?
Köprü + Heykel + Galeri: The Twist
İstanbullu Tilda Swinton’ın ‘athleisure’ tarzı
Fütüristik otel ‘Svart’ın açılmasına az kala
Murat Süter’in ‘lacivert’ sırrı
‘Parazit’in evi aslında gerçek değildi
Evi değiştir: Blush mı Green Benjamin mi?
Edwina Sponza’nın stil kodları
Korona Sonrası Şehir Tabelaları
‘Beslenme farkındalığınız’ ne durumda?
Bodrumlu Uzakdoğulu: Leleg Living