top of page

Nisan 2020 | İnsan | Meksika

Tulum’da karantinada olmayı dj Carlita anlatıyor

Yazı | Onur Baştürk

Türk bir baba ve İtalyan bir annenin İstanbul’da doğan çocukları Carla. Dj adı olarak ‘Carlita’yı kullanıyor. Henüz 24 yaşında ama dünyada çalmadığı şehir neredeyse kalmamış. Sıkı takipçileri var. Özellikle Burning Man’de çaldıktan sonra yıldızı daha da yükselmiş. Benim onunla tanışmam ise Venedik Karnavalı dolayısıyla! Evet, şu an delilik gibi görünüyor ama şubat ayı ortasında kimsenin korona algısı şimdiki gibi değildi ki…Venedik’te arkadaşlarla fink fink geziyorduk. Hatta Carlita’nın çıktığı parti virüs önlemleri nedeniyle 02.00 dolaylarında bitirildiğinde hep beraber çemkirmiştik İtalyanlara! O da garip bir önlemdi doğrusu. 02.00’a kadar insanların partilemesine izin verip sonra bir anda “Hadi dağılın” demek… 

Neyse, o günler geride kaldı. Carlita yaşadığı şehre, Mexico City’ye geri döndü. Ben de arkadaşlarımla İstanbul’a. Önceki gün Carla’nın Tulum’da olduğunu öğrenince hemen aradım ve konuştuk. 

Carla, salgın işlerini nasıl etkiledi? 

 

En son 13 Mart’ta Meksika’daki performansımı gerçekleştirdim ve sonraki bütün şovlarım yavaş yavaş ertelendi. Şimdi tüm promoterlar’ın beklentisi onlara özel online bir dj set hazırlamam ya da Instagram, Zoom ya da Twich üzerinden live yapmam. 

 

Karantina/izolasyon durumuyla ilgili hislerini soracağım ama galiba sen Tulum’da rahatsın. An itibariyle sana gıcık olabilir miyiz :) 

 

Herkes Tulum’da çok rahat olduğumu düşünüyor! Evet, bir apartman ya da evde olmaktan çok daha rahat ve güzel elbette. Hatta Tulum’da henüz bir vaka bile yok. Ama burası da önlemler açısından sıkılaşmaya başladı. Ben aslında Mexico City’deki evimdeydim ve koronavirüs yayılmaya başlayınca bundan bir buçuk ay önce dört arkadaşımla birlikte Tulum’a uçtuk. 

 

İlk geldiğimiz zamanlar rahattık. Hatta bazı restoranlar açıktı. Şehir merkezine gidip rahatça süpermarket alışverişi yapabiliyorduk. Ancak Meksika’nın ‘Stage 3’e girmesiyle birlikte kumsalda olmak ve denize girmek yasaklandı. Polis kumsalda birini görürse üç gün hapis cezası verebiliyor artık! Kumsaldan şehir merkezine gidersen geri gelememek de mümkün. 

Her yer kapalı, hatta bazı eczaneler bile! ATM’lerde nakit yok. Bir diş macununu iki buçuk saat aramak zorunda kaldığımı biliyorum:) Herkes gibi ben de olayın boyutunu yaşadıkça idrak ettim. Buraya gelirken birkaç günlük eşyayla gelmiştim. O küçük çantayla bir ay idare edebileceğimi de görmüş oldum. 

 

Bir yandan orada internet bağlantı hızı berbat galiba… 

 

Evet, burada internet bağlantısı her zaman olduğu gibi çok zayıf. Bazen saatlerce internetsiz kalabiliyoruz. Asıl ‘challenge’ bu olabilir! 

 

VİRÜS ENDİŞESİ AZALDI 

 

Peki şu an nasıl hissediyorsun? 

 

Herhangi bir yerde 10 günden fazla zaman geçirmeye alışık değilim! İşim nedeniyle sürekli lokasyon değiştiriyorum. Doğrusu yavaşlamak ve değişimi kabul etmek kolay olmadı. Şimdi anda yaşıyor ve küçük şeylerden mutlu oluyorum. Mesela her gün güneşin doğuşu ve batışını izlemek beni mutlu ediyor. Galiba buna kabulleniş demeliyiz :)

 

Çok insan var mı Tulum’da? Ortam nasıl? 

 

Dünyanın farklı coğrafyalarından pek çok insan buraya kaçtı ve kendini burada karantinaya aldı. İtalya’dan, Amerika’dan, İngiltere’den insanlar var. Ama hepimiz oldukça dikkatli davranıyoruz. Buraya bir şekilde yeni biri gelirse, ki seyahat kısıtlamaları nedeniyle çok nadir oluyor, yeni gelen kişi her yerde olduğu gibi burada da iki hafta karantinaya alıyor kendini. Vaka olmadığı için virüs endişesi ilk haftalara oranla azaldı. Şu anda insanların endişesi ağırlıklı olarak Tulum’da survive edebilmek! Hava gittikçe ısınıyor ve önlemler de artıyor. Bu sıcakta bu yasaklarla yaşamak gittikçe zorlaşıyor.  

 

Sence bu yaz kalabalıkların toplandığı yerlerde çalabilecek misin? 

 

Sanmıyorum. Aslında Burning Man’in iptal olduğunu öğrenene kadar haziranda performans yapabileceğimi bile düşünüyordum. Ancak eylül ayındaki Burning Man’in bile iptalinden sonra yazın büyük bir şov olabileceğini düşünmüyorum. Mesela İbiza’da temmuz ayında yapacağım şovlarım ekim ayına ertelenmeye başladı.

 

Burning Man demişken… Orada çalmak zor mu kolay mı? 

 

Aslında kolay. Zor olan tarafı iyi kamplara davet edilip oralarda çalmak. 

Ben ‘Mayan Warrior’da çalıyorum ve bunun inanılmaz katkılarını gördüm. 

Mesela aralık ayında Kolombiya’da bir düğünde çaldım. Neden benim çalmamı istediklerini sorduğumda, beni ilk kez ‘Mayan Warrior’da dinlediklerini ve sonra da takip etmeye başladıklarını söylediler. 


Nasıl dj oldun?

 

Üç yaşımda ailemin yönlendirmesiyle piyano çalmaya başladım. Sekiz yaşında ise çello. Sonra konservatuar dönemi geldi ve Londra’da Royal Academy of Music. Üniversite için Boston’a gittiğimde ise dj’liğe ilgi duymaya başladım. 

 

ALTI GÜN İÇİNDE DÜNYAYI TURLADIM!

 

24 yaşında neredeyse çalmadığın yer kalmamış. Uzakdoğu’dan Avrupa ve Kanada’ya kadar. Yılbaşı dönemi ise resmen dünyayı turladığından bahsetmiştin!

 

Uzun seyahatlere alıştım. Ama evet beni en çok zorlayan, yılbaşı döneminde Meksika’dan İstanbul’a, İstanbul’dan Vietnam’a, sonra Vietnam’dan tekrar Meksika’ya uçmak oldu! Aradaki durakları saymıyorum bile. Ve tüm bunlar altı günde gerçekleşti.

 

En unutamadığın performans neredeydi? 

 

Yine burada, Tulum’da! Maxa Camp’ta 2000’den fazla kişiye 10 saat hiç durmadan çalmıştım. Ortamın enerjisi harikaydı.  

 

NY’dan Meksika’ya taşınmışsın? Neden? Meksika’ya seni çeken ne oldu? 

 

Sanırım İstanbul’a çok benzettiğim için. Gerçekten kendimi İspanyolca konuşulan bir İstanbul’da yaşıyor gibi hissediyorum. İnsanları bize çok benziyor. Çok fazla arkadaşım var. Havası çok güzel ve genelde hep güneşli. Ayrıca yemeklerine bayılıyorum. 

İNSAN | Kategorinin diğer yazıları

yuzulogoweb2.png
bottom of page