top of page

Nisan 2020 | Seyahat | Türkiye

Test sonucunu göstererek uçağa bineceğiz

Yazı | Onur Baştürk

Ne zaman seyahat edeceğiz? Seyahatler başladığında neleri değişmiş bulacağız? Bu soruların yanıtlarını eminim tüm seyahatseverler merak ediyor. İşinin ehli deneyimli bir isimle bu merak ettiğimiz konuları konuşmak istiyordum. İlk aklıma gelen kişi elbette Jules Verne Travel & Event Genel Müdürü Ayşe Yağcı Büyükpınar oldu. 

 

Çünkü Ayşe’ye güvenirim. Eğer bilmediğim bir şehre ya da ülkeye seyahat ediyorsam mutlaka ona danışırım, “Sen kesin gitmişsindir, önerilerin neler?” diye. Seyahat ve genel olarak turizmin yakın geleceği konusunda da öngörülerinin doğru olacağına inanıyorum. Sadece yurtiçi değil, yurtdışındaki dinamikleri de yakından takip edip iyi analiz ettiği için. Şimdi söz onda!  

 

Seyahatseverlerin en merak ettiği soru: Eskisi gibi seyahat edebilecek miyiz? Yoksa seyahatin artık yeni kuralları mı olacak? 

 

Evet, yeni kurallar hayatımıza girecek. 2020’nin ikinci yarısı ve 2021’in başlarında kısıtlamalar yoğun olacak. Havayolları, oteller, restoranlar ve turizmin tüm paydaşları hizmet verme şekillerini yeniden tanımlayacak. Nitekim 15 Nisan itibariyle Emirates Havayolları tüm yolcularına uçağa binmeden önce Kovid-19 testi yapmaya başladı. On dakika süren bu testin sonucuna göre yolcu aldılar uçağa. Her havayolu kendi uygulamasını yapacak. Bazıları son 24 saatte yapılmış test sonucunu bile isteyecek! Aşıdan sonra ise tüm seyahatlerde aşı karnesi istenebilir.

 

Ayrıca uçaklarda satışı yapılan koltuk sayısı azalacak. Zaten şu anda uçuş gerçekleştiren havayollarında bu uygulama başladı. Ama sonrasında bir koltuk boş bırakılarak satış olacak. 

 

BİLET FİYATLARI ETKİLENECEK

 

Bu bence şahane, rahat rahat uçacağız! 

 

Ama bu boş koltuk uygulaması bilet fiyatlarını etkileyecek. Otellerde ise dezenfekte işlemleri, odaların düzenli havalandırılması, otel restoranlarında sosyal mesafenin korunması gibi maddeler var. Turizm Bakanlığı bu maddeleri içeren bir duyuru yaptı. Bunun daha da genişlemesi muhtemel. Bir diğer konu da vize! Şartlar zorlaşacak, vize başvuru süreleri uzayacak.

 

Yine de tüm bunlar uyum sağlaması zor olan konular değil. Sadece seyahatler daha erken planlanmak zorunda. Fiyatlar artacağı için özellikle paket turların etkileneceğini düşünüyorum.  

 

TEMMUZDA HAREKET BAŞLAR

 

Peki 2020 turizm ve seyahatseverler için kayıp bir yıl mı? 

 

Turizm geneline sadece bireysel seyahat olarak bakmamalı. Kurumsal seyahat çok önemli bir segment. Kurumsal seyahatin temmuzda başlayacağını öngörüyorum. Şirketler çalışanları için farklı düzenlemeler yapmak zorunda kalacak. Sigorta poliçesinden tutun da dönüşte işe başlama protokolüne kadar. 

 

Bireysel seyahatlerde ise temmuz ve ağustostan itibaren kıpırdanma olacak. Önce yurtiçi seyahatler, sonrasında Avrupa’da yakın destinasyonlar… Uzun uçuş gerektiren programların 2021’de devreye gireceğini düşünüyorum. 2020 dünya genelinde turizm için kayıp olarak kabul ediliyor. Buradaki temel yaklaşım ağırlıklı olarak finansallardaki olağanüstü yıkım. Bu anlamda sektörün büyük yara aldığı bir gerçek. Bunun yanı sıra tüm paydaşların fiyatlamalarını, hizmet standartlarını yeniden tanımlamaları, stratejilerini yeniden belirlemeleri gerekecek. Özellikle teknolojinin sektördeki kullanımı artacağı için herkes bu konuyla yakından ilgilenecek. Kısacası sektör değişime odaklanacak. Binlerce kişilik gemi şirketleri, yüzlerce odalı oteller… Hepsi gözden geçecek.  

Butik otellerin şansı artacak diyebilir miyiz?

 

Evet, butik oteller şanslı bir döneme girecek. Büyük oteller kendilerini aldıkları önlemler konusunda çok iyi ifade edebilir, ama özellikle bu yaz ve bahar için büyüklükten dolayı negatif bir algı olacak. Butik otellere karşı daha büyük bir güven oluşacak.

 

BÖLGESEL SEYAHAT ÖN PLANA ÇIKACAK

 

Uzun süre kimsenin içinden İtalya ya da New York'a gitmek gelmeyecek. En azından bir süre. Ne dersin? Her şey normale dönerse hangi destinasyonlara ilgi olur? 

 

Önce yurtiçi, sonra Avrupa. Çok kalabalık olmayan, daha ufak yerler. Bölgesel seyahat ön plana çıkacacak. Bunu dünya genelinde bir davranış olarak öngörüyorum. Bu yüzden Avrupa eskisi kadar kalabalık olmayacak. Roma’da mesela gruplar halinde Çinliler, Koreliler, Japonlar artık olmaz. Zaten Roma’dan ziyade daha az gidilen Perugia, Sicilya’nın iç tarafları, Güney İtalya’nın köyleri cazip olacak. Aynı şey tüm Avrupa için geçerli. Paris yerine araba kiralayıp Normandiya’ya gitmek trend olacak mesela. 

 

BU YAZ: TEKNE VE KARAVAN TATİLİ

 

Bu yaz için konuşursak eğer, tekne ve karavan tatillerinin gözde olacağını söylemiştin. Bir de sakin beldelere gidileceğini… O sakin yerler neresi? Tavsiyelerini alabilir miyiz? 

 

Tekne ve karavan tatillerini çok önemsiyorum. Karavan tatili Türkiye’de yeni yeni gündemde. Kiralayacak karavan bulmak kolay ama güvenilir karavan kamp alanları

olması önemli. Ege ve Akdeniz’de karavan rotaları çıkarmak güzel bir iş modeli olabilir mesela. Örnek vermek gerekirse Belek yerine Çıralı’da karavan kamp ya da Bozcaada yerine Geyikli’de karavan kamp neden olmasın?

 

Bu yaz senin planların neler? Uçakla seyahat eder misin mesela? 

 

Ben ağustos sonu tekneyle Kefalonya tatili planlıyorum ama iki aktarma ile gidilecek olması beni biraz düşündürüyor. Ama yaz sonu hedefim tekne tatili. Kasım ayında ise araba kiralayarak bir Fransa programı yapabilirim. Alsace-Lorraine bölgesine. Aralık ayında ise Cannes’da gerçekleşecek bir fuara gitmeyi hedefliyorum.

bottom of page