top of page
ventimiglia-10.jpg

Mayıs 2020 | Stil | Türkiye

Emre Buga’nın stil atlası 

Yazı | Sibel İpek

Ona 20 yıldır ekranlardan aşinayız. Haber sunarken izliyoruz. Haber sunucularının sanki tüm hayatı o stüdyonun içinde geçiyormuş ve hayatları tek boyutluymuş gibi düşünülür. 

Emre Buga’nın hayatı ise öyle değil. Mesela yemek yapmaya çok düşkün. “Bekâr Mutfağı” adlı bir Youtube kanalı bile var.  

Peki Buga’nın zevk aldığı, yaşam tarzının ana elementi olan diğer şeyler neler? İşte anlattıkları… 

 

“Bekâr Mutfağı” nasıl ortaya çıktı Emre?

 

Öncelikle annemin çaresizliğinden. Babamı kaybettikten sonra tek kişilik yemek hazırlamanın ne demek olduğunu bilmiyordu annem. Ona ufak porsiyonlu kolay tarifler vermek istedim. Sonra bazı arkadaşlarımın harika mutfaklarının buzdolaplarında sadece su ve soda olduğunu gördüm! Kendi evlerini sanki airbnb’den kiralamış gibiydiler. Dışardan sipariş veriyor, evlerinin tadını çıkartamıyorlardı. Hep zamansızlıktan şikayet ediyorlardı. Ben de onlara herhangi bir restorana gittiklerinde, siparişlerini bekledikleri süre içinde kendi yemeklerini evlerinde nasıl hazırlayabileceklerini göstermek istedim.  Kolay, sağlıklı, hızlı ve lezzetli yemekleri. 

Seyahat etmeyi de çok sevdiğini biliyorum. Hatta bir dönem İspanya’da yaşamıştın. Şu anda nerede olmak isterdin? 

 

Evet, İspanya’da iki yıl yaşadım. Açıkçası bugünlerde orada olmak istemezdim. Ama İtalya ile Fransa sınırında Ventimiglia diye bir kasaba var. Arkadaşım Valentina’nın evi orada. Kocaman bir ev. Bahçesi de öyle. Kendi sahiline özel bir teleferikle iniliyor! Her sabah taptaze burrata getiren bir çiftlik de yanı başında… 

 

Ben de orada olmak istedim şimdi! Bu arada ekranda takım elbiselisin. Peki özel hayatındaki stilin nasıl? 

 

Takım elbiseyi ekran dışında pek giyen ve tercih eden biri değilim. Ama hani bu ‘casual smart’ dedikleri şey var ya, o hayat kurtarıyor! Artık daha bol, daha rahat pantolon ve gömlekler giyiyorum. Hayır, kilo almadım ama bir mesafe koydum arama kıyafetlerimle. Nefes mesafesi. 

 

Favori gömlek markan?

 

Prada, Ermenegildo Zegna, Saint Laurent ve Tom Ford. Ama en fazla üç tek renk giyebiliyorum. Motifli, karman çorman baskılı gömleklere inan elim gitmiyor!

 

Spora da düşkünsün. Antrenman rutininin nasıl?

 

Sporu bu dönemde haftada ikiye, evdeki basit egzersizlere bıraktım. 

En sevdiğin spor ayakkabı markası?

 

Under Armour ve Nike. 

 

Favori parfümün? 

 

Maison Francis Kurkdjian, Frederic Malle ve Eau D’Hadrien. 

 

Stil olarak sana ilham veren biri var mı? 

 

Stili sahibi olmak benim için sadece kıyafetlerle sınırlı değil. Görgü, beni en çok etkileyen şeydir. Evin çatısı gibidir. Harabe bir çatıyı elbette boyalarla kamufle edebilirsiniz. Ama ilk yağmurda evinizde kalamazsınız. Bu güveni veren insanlardan ilham alıyorum. Bu insanlar bazen çok şık da olabiliyor. Bazen bir jean bir t-shirt’le de hayatlarını geçirebiliyor.

bottom of page